6 Şubat depremlerini üzerinden iki sene geçti. 600 binden fazla depremzede konteyner kentlerde yaşıyor.
İktidar konut sözünü tuttuğunu iddia etse de on binler konteyner kentlerde daracak alanlarda hayatta kalmaya çalışıyor.
Depremin yıldönümü nedeniyle de binlerce kişi sessiz yürüyüşte kayıplarını andı. Yürüyüşün ardından yurttalar, “Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok” sözlerini haykırdı.
Silivri Cezaevi‘nde tutuklu bulunan Esenyurt‘un seçilmiş Belediye Başkanı Ahmet Özer de 6 Şubat depremleri için X hesabından paylaşım yaptı.
Depremlerde dört kardeşini kaybetmiş olan Özer, İstanbul‘u ve Esenyurt‘un depreme hazırlanması için çağrıda bulundu. Özer, siyasi kumpas nedeniyle içeride olduğunu belirterek “Depreme Karşı Dirençli Kent’ projesinin yarım kaldığını belirtti.
Acı deneyimlerden ders çıkarılması gerektiğini ifade eden Özer şunları dile getirdi:
Bugün Silivri Cezaevinde haksız ve hukuksuz bir biçimde mahkum edilmemin yüzüncü günü, 6 Şubat depreminin ise 2. yıl dönümü. Öncelikle depremde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza bir kez daha Allahtan rahmet, ailelerine ve halkımıza başsağlığı dileklerimi iletiyorum.
Deprem, sadece binaları yıkmadı. Ruhlarda derin izler, onarılmaz yaralar açtı. Ben her sarsıntıda kardeşlerime daha yakın hissederim kendimi.. Çünkü onlar bir depremde yitip gitti..
Dört kardeşini depremde kaybetmiş biri olarak söylemek isterim ki doğal afetleri felakete çevirmemek bizim elimizde. Başta ülkeyi yönetenler olmak üzere hepimizin üstüne düşen önemli görevler var. Bu yüzden büyük bir seferberlik ruhu ile olası deprem(ler)e karşı dirençli kentler yaratmak için çalışmalıyız. Bunun için depremleri sadece yıldönümlerinde hatırlayarak değil, onlara karşı her gün önlem alarak hazırlık yapmalıyız.
Esenyurt’umuzda “Depreme Karşı Dirençli Kent” şiarı ile başlattığımız çalışmalar ne yazık ki bize reva görülen bir siyasi kumpasla yarıda kaldı.
İstanbul’umuzu ve Esenyurt’umuzu depreme hazırlamak, geçmişin acı deneyimlerinden ders çıkarmak, bir daha aynı acıları yaşamamak için elimizden gelen her şeyi yapmaya devam edeceğiz.
Geçmiş olsun Türkiye.
Unutmayalım, afetleri felakete çevirmemek bizim elimizde..
